Alphonse de Lamartine “Eğer tasavvurun ihtişamı, vesilelerin küçüklüğü ve neticelerin büyüklüğü, bir insanın üstün yeteneğinin üç ölçüsü ise, modern çağın en büyük insanlarını, (Hazreti) Muhammed
Tıp fakültesinin dâhiliye bölümü stajında, kliniğin içindeki küçük sınıfta ders dinlerken içeriye telaşla giren yoğun bakım hemşiresinin gür ve endişeli sesi hepimizi uyandırmıştı. Hemşire, “Hocam,
Alman yazar Marie von Ebner-Eschenbach (1830–1916), halkın huzuruna çıkan bir kişinin, tenkitlere hazır olması gerektiğine dikkat çeker.[1] Onun bu vurgusuyla ilk defa karşılaştığımda, “Halkın huzuruna
Affeder misiniz bizi masum bebekler? El bebek gül bebek büyüterek uçurmaktı dilekler. Yıllar var ki dört duvar arasında aç bîilaç, kimsesiz. Öksüz ve yetim kaldınız
Mü’min; inanan, güvenen, emin bir geleceğe namzet olan, çevresine emniyet vaad eden ve iç içe farklılıkları bulunan özel konumlu bir âbide insandır. O, bütün bir
“Yaratan Rabbinin adıyla oku.” (Alak, 96/1). “O, her an yeni tecellilerle iş başındadır.” (Rahmân, 55/29). Üstad Bediüzzaman Hazretleri, “kitab-ı kebir” olarak tanımladığı kâinatın bütün sayfaları,
“Derken şehrin öte başından bir adam koşarak geldi ve dedi ki: ‘Ne yapıyorsun Musa? Yetkililer idam istemi ile senin hakkında karar vermek üzere toplantı hâlindeler.
Bir sabah hızlı bir kahvaltının ardından çocuklarımı okula yetiştirme telaşı ile evden çıkmıştım. Alıştığım üzere, 7.30 haberlerini dinlerken sarsıcı bir haber işittim. Ülkenin birinde, fanatik
Yapacağımız özel bir ziyaret vesilesiyle uçağımız Tayland’ın kuzeyindeki Chiang Rai şehrine indiğinde, yanımdaki arkadaşımla birlikte heyecanımız doruktaydı. Gezimizi Bangkok’ta planlamış ve her iki taraf için
Canlı varlıkların önemli bir özelliği de çevrelerinden veya kendi bünyelerinden gelen fizyolojik veya kimyevî değişikliklerin hâsıl ettiği ikazları hissetmeleridir. Dış çevrenin veya vücut içinin sıcaklığının,