Aşkı Olmayan
Çeksin beni her dem aşkına o mukaddes el!.. Bitiversin bütün gurbetlerim bir an evvel; En yakınken uzak düşme hicranı çok acı, Gel ey inayet teveccühü
Çeksin beni her dem aşkına o mukaddes el!.. Bitiversin bütün gurbetlerim bir an evvel; En yakınken uzak düşme hicranı çok acı, Gel ey inayet teveccühü
Sen çekip gittin büküldü boynumuz, Sarpa sardı yürünen düz yolumuz; Hedefte tepeleri aşmak vardı, Kırıldı kanadımız hem kolumuz… Yetiş ey Dost, bendenin imdadına!.. Merhamet
Ne garip bir şekilde Geliyor şimdi veda Bakarsın işte öyle Gitmeden son bir defa Mahzundur kimileri Yorgundur heceleri Tutulmuş ırmak boyu Ah gökyüzü kopkoyu İçinde
Şu seher vaktinde düştün yâdıma, Ayrılık çıktı şu dertli bahtıma, Duaların Hızır’dır imdadıma, Ağlama ne olur, gül anacığım. Anacığım, üzülme! Bak hizmet var, Olduğumuz
Aşkın bir alev gibi düşsün sineme, Durmadan her an Seni ansın bu gönlüm; Yükselsin ruhumda aşkınla inleme, Nâr-ı iştiyakınla yansın bu gönlüm… Sen yok
Gurbet yarasından acı duyanlar, Dergâh-ı bârigâha yönelirmiş; Gadr u zulüm ateşiyle yananlar Bilirler, O can içinde can imiş… Ey Rab, hep inledim, gözyaşı döktüm!..
Bana memleketimi geri verin Yeniden ümit çiçekleri Menekşe, gül, lale Cıvıl cıvıl kuşlar Eksik olmasın ruhumdan Rengârenk dört mevsim Bana memleketimi geri verin Mavisiz
Bir nağme duyunca gönül sazından Ruhuma şifadır bal da zehir de Aşk ile dolduğum bela kabından Taşarım yeter ki o benimdir de Kader kaleminden
Bir gamgînim ağır dertlerden yana, Ey Nebi, garibim, geldim kapına!.. Gelişim aheste olmuştu benim, Bahtına düştüm gönül koyma bana!.. Meftun oldum sesinin büyüsüne, Canlara
Savrulurken benliğim sağa-sola, Bu gelgitli hayat yığılmışken üstüme, Alıştım artık şu “serseri” lakabına. Yetim kalmış maneviyatıma, Yüreğim sızlar benim dostlar! Yüzüm kızarır, utanırım, Deli divane olur, bir sığınak ararım. Hoyrat ellerde