İnsan ruhu, karmaşık ve derin bir yapıya sahip olup, birçok faktörün tesiri altındadır. Bunların başında ise yeme alışkanlıkları gelir. Yemek, sadece metabolizmanın hayatî fonksiyonlarının devamı için bir ihtiyaç değil, aynı zamanda ruhî bir denge unsuru olarak da görülmektedir. İnsan ruhunun mizaç ve karakter üzerindeki tesirini, birçok davranışımıza yansımasıyla görürüz. Yeme alışkanlığı bu davranışlarımızın başlarında gelenlerindendir.
Ruhun fıtrattaki tezahürlerinin kompleksliğini kabul ederek, son yıllarda yapılan iç dünyamızın sırlarını anlamaya yönelik çalışmalarda belli neticeler elde edilmeye başlanmıştır. Bu perspektiften bakılınca yemek yeme faaliyetinin, fizikî ve biyokimyevî bir ihtiyaç olmanın dışında, insanın ruh dünyasını beslemede ve ifade etmede önemli bir esas olduğu görülmektedir. Bu bağlamda, lezzet algısı ve iştah kavramlarının ardında gizli bazı mânâların sağlıklı beslenme ile ilgili çalışmaları yönlendirici olduğu düşünülmektedir.
Tüm içeriği görmek için lütfen giriş yapın ya da abone ol
Abone Ol