Dünya çapında 200 kadar türü bulunan ateş karıncaları (Solenopsis sp.) “ateş” gibi yakıcı ve ağrılı ısırıklarıyla meşhurdurlar. Vücutları genellikle kırmızıya yakın renkte olup 1–5 mm boyutlarındadır. Kış uykusuna yatmamaları veçok düşük sıcaklıklara dayanıklı olmalarıyla bilinirler. Genellikle şekerli maddelerle beslenirler ve böcekleri avlayarak protein ihtiyaçlarını karşılarlar. Savunma sırasında insanları veya hayvanları ısırdıklarında ağrılı yanmalar meydana gelebilir. Asıl yayılış yerleri Güney Amerika olmakla beraber, birçok farklı bölgeye dağılmışlardır. Hemen hemen bütün karıncalarda olduğu gibi ateş karıncaları da koloni hâlinde yaşayan sosyal böceklerdir. Bir kolonide işçiler, askerler, temizlikçiler, yavru bakımcılar ve ana karınca (kraliçe) gibi farklı roller verilmiş gruplar bulunur.
Ateş karıncaları, yer altındaki tünellerde yaşarlar. Fakat yağışlı mevsimlerde su seviyesinin yüksekliğine göre kuru bölgelere göç ederler. Bu göç sırasında her bir fert, sanki köprü ve sal ustasıymış gibi kendi vazifesini bilip bedenini birbirine bağlayarak sel sularından korunmaya çalışır. Gövdelerinin belli bölgelerine, bilhassa trake solunumu yapılan borucukların ağızlarına hava kabarcıklarını bağlayarak, su altında nefes alabilirler (1. Şekil). Bazen bütün bir koloni, 100.000 karıncadan oluşan, yemek tabağı büyüklüğünde, su üzerinde kalan bir sal inşa edebilir. Tıpkı bütün bir milletin seferberlik ilan etmesi gibi, her fert sevk-i İlahî ile bu yüzen kütlede yerini alır.