Dünyamızın Geleceğini Tehdit Eden Faaliyetler
Yeni bir araştırma, yeryüzünün insanlar için giderek daha yaşanmaz bir hâle geldiğini göstermektedir. İnsan faaliyetleri, gezegenimizi geri dönülemez dönüşümlerin eşiğine getirmektedir.
Sürdürülebilirlik konusundaki çalışmalarıyla tanınan Katherine Richardson ve arkadaşlarının geçen yıl yaptıkları bir araştırma, insan kaynaklı kirlilik ve ekosistemin dengesinin bozulması sebebiyle, dokuz sınırdan altısının aşıldığını ortaya koymaktadır. Bu sınırlar, bilim insanları tarafından 2009 yılında belirlenmiştir:
1- Biyosferin bütünlüğü
2- İklim değişikliği
3- Tatlı su kaynaklarındaki değişiklikler
4- Toprak sistemindeki değişiklikler
5- Atık maddelerin birikimi
6- Global azot döngüsündeki değişiklikler
7- Okyanuslardaki asit miktarının artması
8- Ozon tabakasının incelmesi
9- Atmosferdeki aerosol yükü (çok küçük parçacıkların kümelenmesi)
Bu gelişmeler, akla şu âyet-i kerime mealini getirmektedir: “Allah’ın buyruklarını umursamayan şu insanların kendi tercihleri ile yaptıkları işler yüzünden karada ve denizde (bütün dünyada) bozukluk ortaya çıktı, nizam bozuldu. Doğru yola ve isabetli tutuma dönme fırsatı vermek için, Allah yaptıklarının bazı kötü neticelerini onlara tattırır.” (Rum, 30/41)
Sonuç olarak, gezegenimiz insanlık için giderek daha riskli bir duruma gelmektedir. Bu sonuçlar endişe verici olsa da hâlâ umut vardır. Dünyadaki dinamik sistemde ne tür sonuçların doğabileceğini tahmin etmek zordur. Bununla birlikte, bilgisayar simülasyonları, ormanları kurtarıp iklim değişikliği sorununun üstesinden gelerek bu eğilimi durdurabileceğimizi öne sürmektedir. Geçmiş yüzyılın sonlarındaki orman seviyelerine geri dönülmesiyle birlikte, atmosferdeki fazla karbon dioksitin büyük ölçüde azalacağı, küresel sıcaklık artışının ortadan kalkacağı ve biyoçeşitliliğin artacağı da düşünülmektedir. Mesuliyet şuuru gelişmiş insanların, dünyamızın geleceği adına alınacak kararlarda, aktif bir şekilde rol almaları ümidiyle…
Kaynak: K. Richardson ve ark. “Earth beyond six of nine planetary boundaries”, Science Advances, September 2023.
Yapay Zekâ ve Hastalıkların Teşhisi
Araştırmacılar tarafından geliştirilen RETFound adlı yeni bir yapay zekâ (YZ) programı, retinal görüntüleri kullanarak göz hastalıkları, kalb yetmezliği ve Parkinson hastalığı dâhil olmak üzere çeşitli sağlık sorunlarını tespit etmek üzere tasarlandı.
Araştırmacılar, zaman alıcı ve maliyetli olan retinal görüntülerin insanlar tarafından değerlendirilmesine ihtiyaç duymadan, makine öğrenimine dayalı bir sistem geliştirdi. Retinal görüntüler, bir kişinin genel sağlığına dair çok önemli veriler sunar; vücudun kılcal damarlar ağının doğrudan bir görüntüsünü sağlayarak kalb ve damar hastalıklarına dair belirtileri ve sinir dokusu sağlığını ortaya çıkarır. YZ bu taramaları yorumlama konusunda yardımcı olur, böylece daha fazla kişinin verileri daha kısa zamanda analiz edilir.
İlk olarak retinal görüntülerin geniş bir veri kümesi üzerinde ön eğitim alan RETFound, çeşitli sağlık sorunlarına dair az sayıda etiketli görüntüler sunulduğunda, belirli hastalıklarla ilişkilendirilen retinal özellikleri tanıma konusunda hızlı bir uyum gösterdi. RETFound, diyabetik retinopati gibi göz hastalıklarını tespit etme konusunda dikkate değer bir yetenek sergiledi ve vücudun bütün sistemlerini etkileyen sistemik hastalıkların riskini tahmin etme konusunda umut vadetti, ancak daha fazla iyileştirmeye hâlâ ihtiyaç vardır.
Bu model, tıbbî görüntüleme alanında temel YZ modellerinin dikkate değer bir uygulamasını temsil ediyor. Bilim insanları, geliştirdikleri bu yeni programın, retinal taramalardan başka diğer tıbbî görüntüleme kategorilerine yönelik potansiyel uygulamalarını araştırmaya devam ediyorlar. İnsan hayatı ve sağlığına hizmet gibi kutsî bir vazifede, yeni bilimsel ve teknolojik gelişmelerden yararlanılması, gelecek adına ümit vadediyor.
Kaynak: Y. Zhou ve ark. “A foundation model for generalizable disease detection from retinal images”, Nature, September 2023.