Lunaparklarda adrenalin kulesi veya hızlı tren gibi araçlara binen birçok insan baş dönmesi yaşar. Bu tür anlarda, normalde dakikada 70 civarında olan kalb atış hızı 150’ye kadar çıkabilir. İnsan tabiatına aykırı hız ve hareketlerle karşılaşıldığında, bazı organ ve sistemlerin bu ani değişikliklere uyum sağlamakta zorlandığı gözlemlenir. Mesela, beynimizle sürekli iletişim hâlinde olan gözlerimiz, kulaklarımız ve kaslarımızdaki sensörlerden[i] (alıcılardan) gelen sinyaller, bir süre senkronize olamaz ve bu durum, kusma gibi tepkilere yol açabilir.[ii]
Vücudumuzun Dengesi
Yürürken, koşarken, kayarken, tırmanırken veya bisiklet sürerken vücudumuzu sürekli denge hâlinde tutmakla görevli harikulade bir mekanizma vardır. Bu işleyişi oluşturan unsurlar; beyin, göz ve kaslarımızdaki reseptörler ile iç kulağımızdaki denge organı olup vücudun dengesi, bunlar arasındaki düzenli irtibata bağlanmıştır.
Sistemin parçalarından biri, alışılmadık bir uyarılmaya mârûz kaldığında sıkıntı yaşarız. Mesela, bir otobüste oturup pencereden dışarı bakarken yanımızdaki araç hareket ederse, bir an için, tuhaf bir duyum alır ve bizim mi yoksa diğer otobüsün mü hareket ettiğinden emin olamayız. Ancak diğer araç görüş alanımızdan çıkmaya başladıktan sonra bu his kaybolur. Gözlerimizden doğru sinyaller gitmeye başlar, eksik olan parça tamamlanmış olur ve sistem düzenli işleyişe kavuşur, her şey yeniden netleşir.[iii] Muhteşem mekanizmanın her bir parçası hassas mizanlarla çalışmakta, bir tanesinin eksikliği bile problemlere yol açmaktadır.
Hiç bilmediğimiz bir yerde gözlerimizi kapatsak ya da tamamen karanlık bir ortamda bulunsak, adım atmakta oldukça zorlanırız. Böyle bir durumda, eğer bir merdivenden ineceksek, bir yere tutunmadan inmeyi başaramayız ve ilerlemek neredeyse imkânsız hûle gelir.
Görmenin haricinde eklem ve kaslardan gelen sinyaller de dengemizin sağlanmasında çok önemli rol oynar. Kaslarımızdaki dengeli bir gerginlik sayesinde ayakta durabiliriz. Birçok iskelet kasının hassas bir denge içerisinde ve belli ölçüde kasılı kalması ve kaslardaki gerginliğin yapılacak harekete uygun bir biçimde, anında ayarlanması muhteşem bir sistemin çalışmasıyla gerçekleşir. Mesela, düşecek gibi olduğumuzda göz ve kulağımızdaki denge organından beyne giden komutlarla kaslar harekete geçirilmekte ve vücudumuzun dengesi sağlanmaktadır.
Bu arada, denge sistemimizin düzenli çalışıp çalışmadığını, düz bir çizgi üzerinde yalpalamadan yürüyerek veya tek ayak üzerinde en az 30 saniye sallanmadan durmaya çalışmakla test edebiliriz.
[i] “Beş duyu haricinde kaslarda, tendonlarda ve eklemlerde de duyu reseptörleri vardır. Bunlara ‘kinestetik duyular’denir.” Bkz. “Duyu sistemi”, tr.wikipedia.org/wiki/Duyu_sistemi
[ii] Araçların çok hızlı ve ani hareket etmeleri buna sebep olmaktadır. Mesela, gözlerimizden ileri doğru bakılıyor sinyali gelirken kulaklarımızdaki denge organından ters döndüğümüz sinyali gelebilir.
[iii] “Why do roller coasters make us feel dizzy?”, www.britannica.com/video/179644/equilibrium-vertigo-ear