
İstibdâd-2
Semâ-peymâ iken râyâtımız tuttun zelîl ettin; Mefâhir bekleyen âbâdan evlâdı hacîl ettin; Ne âlî kavm idik; hayfâ ki sen geldin sefîl ettin; Bütün ümmîd-i istikbâli
Semâ-peymâ iken râyâtımız tuttun zelîl ettin; Mefâhir bekleyen âbâdan evlâdı hacîl ettin; Ne âlî kavm idik; hayfâ ki sen geldin sefîl ettin; Bütün ümmîd-i istikbâli
Kardeşim Midhat Cemâl’e Yıkıldın, gittin amma ey mülevves devr-i istibdâd, Bıraktın milletin kalbinde çıkmaz bir mülevves yâd! Diyor ecdâdımız makberlerinden: “Ey sefîl ahfâd, Niçin binlerce
Durmayalım! Menzil-i maksûda varmazsın uyanmazsan eğer… Var mı bak, yollarda hiç bîdâr olanlardan eser? İşte âtîdir o ser-menzil denen ârâmgâh; Kârbân akvâm; çöl mâzî,