Fethullah Gülen’e Veda

Dünyadaki gelişmelere dair fikir alışverişi yapacağımız bir buluşmaya çok da uzak değildik. Ne yazık ki bu buluşma gerçekleşmedi! Bir seferinde Fethullah Gülen’in sağlığı iyi değildi; diğerinde ise Almanya’da torunumun doğumu sebebiyle kalmam gerekti.

Gülen’in eğitim konusuna çok önem verdiği metinlerini uzun süre inceledikten sonra, onun bir biyografisini yazma fikri zihnimde dolaşıyordu. Ancak sonunda böylesine önemli bir şahsiyet hakkında yazmaya hazır olmadığımı hissederek bu plandan vazgeçtim. Bunun yerine, Hizmet Hareketi tarafından kurulan okullar hakkında bir kitap yazdım. (En etkileyici okullardan biri Stuttgart’ta bulunmaktadır). Meslekî kariyerimin başlangıcında ben de bir lise öğretmeni olduğum için, Gülen’in düşüncelerini ve önerilerini takip etmek çok zor olmadı. Çocukken, ilk dalga Türk “misafir işçileri”nin gelişine ve onların yaşadıkları zorluklara şahit olmuştum. Gülen onlara umut verdi, Almanya’yı ziyaret etti.

Benim için daha çarpıcı olan şey ise, yaklaşık 30 yıl önce başlayan Türk kökenli Almanlarla bir araya gelmemdi. Onları Berlin’de ve Almanya genelinde konferans turlarım sırasında tanıdım. Gittiğim her yerde aynı izlenimi edindim. Tamamen dolu bir salon, onlarca gönüllü ve parlak çehre, “Buradaki toplumun bir parçası olmak istiyorum ve öğrenmek istiyorum!” mesajını veriyordu. Bir araya gelmek de genellikle güne mükellef bir kahvaltıyla başlamak ve onu zengin bir akşam yemeğiyle bitirmek anlamına geliyordu.

Fethullah Gülen’in destekçileri ve dostlarının sunduğu eğitim ve entegrasyon hikâyesi kadar başarılı bir göçmen grubunun olmadığını söyleyebilirim. Üç nesil içinde, dikkate değer bir şekilde, Alman toplumunun eğitim seviyesine ulaşmayı ve hatta çoğu zaman onu aşmayı başardılar.

Ben de dinî sebeplerle anavatanını terk etmek zorunda kalan göçmenlerin torunuyum. Bu yüzden, Türkiye’deki ebeveynlerini ve akrabalarını göremeyenlerin gönüllerinde neler olup bittiğini biliyorum. Polonya’nın çalkantılı ve zorlu dönemlerinde II. John Paul’un olduğu gibi, Fethullah Gülen de onlar için bir güç ve umut kaynağıydı. Burada yine inanç önemli bir rol oynuyordu.

Birçok kaynaktan Fethullah Gülen’in insanlara ilham verme yeteneğine sahip olduğunu biliyoruz. İnsanlar onu dinlediler, takip ettiler ve fikirlerini yaydılar. Teknolojik gelişmeler sayesinde, dünyadaki milyonlarca insana ulaştılar. Onun eğitim çağrısına cevap veren insanlarla Asya’da, Amerika’da, Afrika’da ve Avrupa genelinde karşılaştım.

Fethullah Gülen’in hatırası kalıcı olacaktır; Hizmet Hareketi’nin okulları, kelimenin tam anlamıyla dağları yerinden oynatabilmiş bir inancın delili olarak kalacaktır. Elveda Fethullah Gülen!

Dr. Jochen Thies, özellikle Nazi dönemi ve savaş sonrası Almanya tarihi ve siyaseti üzerine çalışmalarıyla tanınan Alman tarihçi, gazeteci ve yazardır.

Bu yazıyı paylaş