“Gufranla Tüllenen” Zamanlar

Cibril Hadisi’nin de ifadesiyle Ramazan ayında oruç ibadeti, İslam dininin beş temel esasından biridir. İhsan şuuruyla oruç tutan kişi insan-ı kâmil vasfını yakalayabilir. Bu yüce evsafa sahip en kâmil insan Efendimiz Hz. Muhammed’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) ifadesiyle “Oruç, (riyâ ve süm’a ile veya bütün âzâ ve cevârihine oruçtutturmamak suretiyle) zâyi edilmediği, yırtılıp delinmediği, sürece insan için koruyucu bir zırh ve kalkandır.” Orucun insanlık tarihi kadar eski olduğu; Hz. Âdem’den Peygamber Efendimiz’e, bütün peygamberlere (aleyhimüsselâm) emrolunduğu bilinmektedir. Bütün din, inanç ve kültürlerde var olan oruç, uygulamalarda farklı olsa da ana hatlarıyla kulluğun ispatı, tevbe, bağışlanma, Allah’a yakın olma ve âhirete dair umutlar için eda edilmektedir. Oruç, âdeta bütün insanlığa, ahlâkî, kalbî, nefsî, rûhî ve içtimaî terbiyeyi sağlayacak bir reçetedir. Kişiyi aklen, ruhen ve bedenen disipline eden oruç, toplum ve içtimaî hayatı sürdürme üzerinde de en tesirli ibadetlerdendir.

Efendimiz’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) Orucu

This content is restricted. Please subscribe or log in to access full content.

Tüm içeriği görmek için lütfen giriş yapınız ya da abone olunuz.

Abone Ol

Bu yazıyı paylaş