Üzülme dostum! Üzülme sakın
Nasıl olsa Allah kuluna şah damarından daha yakın
Kalbini mi kırdılar parça parça?
Kırarlarsa kırsınlar isterse paramparça
Kırdıkları yıktıkları nedir ki fani dünya
Şah damarını kesemezler ya?
İşte Gaybın Son Habercisinden en güzel haber
“Rahman kırık kalplerle beraber”
Varsın kıran onlar olsun, asla sen de kalp kırma
Mukabele-i bilmisil zalim kuralına başvurma
Secde et ve yakınlaş, secde et ve yaklaş
Aş O’na olan uzaklığını, aşabildiğin kadar aş
Secdelerinle dualarınla marifetullahta derinleş, O’nu tanı
Zira kulun Allaha en yakın olduğu an secde anı
Ne olursa olsun düştüysen az çok dara
Haydi, durma secdelerinle O’nu ara
Bir secde, bir secde daha, peş peşe
Belki de dermandır secdeler bin bir derde
Alıp götürecektir derin gurbetini
Duyabildiğin ölçüde O’nun kurbetini
Artık miraç yolundasın, yakınma dostum!
Yolun açık olsun, Allah seninle beraber
Endişelenme dostum!
Medine yolunda mısın? Hicret sana bir düştü
Yolun sarpa mı sardı, Sevr’e mi düştü?
Telaş etme, kendini yalnız ve kimsesiz sanma
“Nerede olursan ol O seninle beraber”
Sen de Rabbin ile berabersen, tasalanma
Rabbini zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma
İşit Sevr sultanlığından hala yankılanan sesi
“La tehzen! La tehzen! İnnellahe meana”
Rabbinden sana büyük bir iltifat ve necat bestesi
Aç sadrını açabildiğin kadar, insin sekine, dolsun gönül kubbesi
Kavuşsun yollar Resûlullah’a
Ulaşsın kullar huzur ve itminan içinde inşiraha
Endişe dediğin ne, görünmeyen ordular yanında
Önünde, arkanda, solunda, sağında
İnan Allah seninle beraber
Merak etme dostum!
Etsen de merakını giderecek müjdeler var
Yüce Rabbin der ki sana Beni mi sorar kullarım!
Onlara de ki Ben onlara elbet yakınım
Her dua edenin yakarışlarına icabet ederim
Yalvarın, isteyin, yakarın, dilenin
Her duaya cevabı var, yeter ki siz dileyin
Yoksa vereceğinden şüphen mi var kuluna?
Vermeyi dilemezse, istemeyi öğretir miydi sana?
Ne var ki kullar için ihlasla duadan başka
Bizi ulaştıracak yoktur murada, hakiki ilahi aşka
Talep et dostum talep illa talep
Zira kim talipse o sahiptir elbet
Bil ki bu kapı talep kapısıdır
İlla ısrar, illa ihlas, illa edep
Acele etme, seni yalvartıp-yakartan O’dur nefes nefes
Vazgeçme son nefese kadar zira kulluk değil birkaç günlük heves
Ancak yakardıkça-ağladıkça ağarırsın
Hak katında duaların kadarsın
Yalvar-yakar, Allah seninle beraber
Kederlenme dostum!
Başına ne gelirse gelsin, Allah var; etme keder
Kader mutlaka adalet eder
Bil ki her sıkıntı birçok kolaylığa hamile
Haml müddetine dişini sık, sabret bir hele
Sahi Allah sabreden kullarını eder mi heder
Yürekten “İnna lillah ve inna ileyhi raciun” de, inle
Musibetler hayra, rahmete dönüşsün nefeslerinle
“Tevekkülle bela yüzünde gül, ta o da gülsün
O güldükçe küçülür eder tebeddül”
O seninle beraber, sen O’nunla berabersen değer
Allah sabredenlerle beraber imiş meğer
Bu maiyet sana yeter, sabr-ı cemille
Dert etme dostum, gelen geldi, olan oldu emirle
Sonunda dönüşün O’na değil mi?
Sonunda vuslat düğün değil mi?
Sabret, Allah seninle beraber
Gama dalma dostum!
Dost olarak Allah yeter bize
O dost ise âlemler gelir mi gelir dize
Kulunun bütün işlerine vekil olan Allah
Bil ki “lahavle velâ kuvvete illa billah”
Cennet hazinelerinden bir hazine, hediye sana
Kimin elinde var böyle bir güç, böyle bir cephane?
Acele etme, yakında yollar çıkar felaha
Kavuşursun Rabbinin vadettiği inşiraha
Şunu bil ki üçüncüsü Allah olan dostlara kimse veremez zarar
Allah ki onlara yâr, zafer takına doğru gider yollar
Bu ihsan şuurun varsa, yürürsün şanlı geleceğe, bu kesin haber
Zira Allah ihsan sahipleriyle yüzde yüz beraber
Gerçekleşir bir bir görülen sadık rüyalar
Gerçekleşir bir bir ilmek ilmek örülen hülyalar
Davan şahlanır, düşmanın yüreği hoplar
Sen zafere yürürken, o hezimet üstüne hezimet toplar
İhsanın varsa dostum, zafiyet gösterme yürü
Şahlan, Allah seninle beraber
Korkma dostum, korkma!
Bir avuç olsan da, tek başına kalsan da
Değil mi ki Allah var ve O yâr
Dalgalanacak yeniden rüzgâr bekleyen bayraklar
Zira Hakkın fermanı var
“Nice az topluluklar var ki Allah’ın izniyle
Kendilerinden kat kat kalabalıklara galip gelmiştir O’nun takdiriyle”
Demek ki güç ve galibiyet pazıda, bilekte, tuzakta değildir
Galibiyet Hak’tadır, Hak’tandır; yazıda, dilekte, uzakta değildir
Kaldı ki sen vazifeli değildin zaferle
Allah yolunda mükelleftin ancak seferle
Gel sadece O’nun rızasına talip ol, O’nu iste
Sadece O’nun cemaline müştak ol, O’nu dile
O razı ise bütün âlem küsse, ne hükmü var?
O razı değilse, bütün âlem dost olsa neye yarar?
Yürü izniyle-inayetiyle, meydanlar senindir
Davran, Allah seninle beraber
Şikâyet etme dostum!
Allah’ı kullarına şikâyetin kula bir faydası yoktur
Derdini Allah’a aç, içini O’na şerh et, faydası çoktur
Yakup ol inle, yalvar ve yakar
Kenan ilinden Mısır’a nice açık yollar var
Yusuf’un sırlı gömleğinde nice esrar
Senin de gözlerini, yollarını açabilecek nice kokular ve beşaretler var
Gözyaşların cehennemin alevini söndürecek güçtedir
Duaların Nemrudların ateşini cennetlere döndürecek güçtedir
Esirgeme, küçümseme, sitem etme
Çağlasın gözlerin, Allah seninle beraber
Ah u vah etme dostum!
Ah edip ağyarı halinden agâh eyleme
Bir de ah ahlar yerine
Allah Allah de, zikr u tespihle serinle
Istıraptan, çileden dem vurma, yolun kaderi bu
Yolun Peygamberler yoluysa, durma zaferin yolu bu
Nedir ki onların yanında çektiğin sıkıntılar?
Belki de bu imtihanların ardında aradığın bahar
Yolun sadıkların, şehitlerin, salihlerin yoluysa
Ne çıkar dostum, Allah sana yârsa?
Bir de yolun sonunda onların dostluğu varsa
Sevin kardeşim, sevin sevinebildiğin kadar
Zira ötelerde ebedi sevineceğin dostların var
Hazırlan, Allah seninle beraber
Ye’se kapılma dostum!
Kopar can damarın, kesilir nefesin
Solar dava şuurun, yaşayan ölülere dönersin
Ümidin, azmin kaynağı ancak imandır
Ümidimiz ve azmimiz, imanımız
İmanımız, ümidimiz kadardır
Kalplerimizden imanımızı sökmedikçe ümidimizi alamaz, bizi yıkamazlar
Azmimizi kıramaz, kalbimizi, ruhumuzu bağlayamazlar
Zira Allah’tan ümidini ancak inanmayanlar keser
İman edenlerse, herkesin müdafaadan ümidini kestiği yerde, fırtına olur eser
Bu ümit ve azmin yanında bir de sabır ve takva
Hatırla, güzel son muttakilerin değil mi daima?
Takva bir çıkış yolu, kurtuluşa Burak’tır
Takvasız ne mümkün yollar çok ıraktır
İşte ümit ve takva, bütün hayır kapılarını açan sırlı birer anahtar
Onun rahmet tecellisinden hissen takvan ve ümidin kadar
Takva bir kanat, ümit bir kanat, azim bir kanat
Kutsilere artık semaların yolu açık mı açık, kat kat
Kanatlan, Allah seninle beraber
Gevşeme dostum!
“İnanıyorsan üstünsün”
Hücumlar seni yıldırmasın, sil kalbinden pası
Tazyikler mi, hepsi birer terakki rampası
Yolun Allah yolu ise, zafiyet gösterme
İmanın varsa, asla acziyet gösterme
Karşına çıkan engelleri, seni hedefe taşıyan köprüler bil
Devrilme, pes etme, yıkılsa da köprüler bir bir
Zira Hak ve hakkı temsil edenler daima galiptir
Zahire ve bugüne bakıp yanılıp aldanma
Rabbani ol, acze düşme, sarsıntıyı hezimet sanma
Belki yarın, belki yarından da yakın
Uhudlar geçilecek, hendekler aşılacak
Mekke’nin kapıları ardına kadar açılacak
Allah bir, inan gökler irfanına sine açacak
Allah bir, mesafeler gayretlerine selam duracak
Allah de yürü, Allah seninle beraber
Kadere itiraz etme dostum!
Başını taşa vurma, boynunu kırma
O Malikü’l-mülktür, ef’alini sorgulama
Mülkünde istediği gibi tasarruf eder
Keser, biçer, tebdil ve tağyir eder
Dilerse aziz kılar, dilerse zelil eder
İsterse alır, isterse verir
Karışma, razı ol, neylerse güzel eyler
Bir de acele etme dostum!
Gün ola, harman ola
Asırlar da mekânlar da
Allah’ın elinde tespih taneleri gibidir
“O günleri insanlar arasında dilediği gibi evirir-çevirir”
Bugün birilerine bayram, yarın diğerlerine
Tanırsın iyi bak alınlarına, bir de ciğerlerine
Sevinme veya üzülme erken
Döndü dönecek günler mevsimler derken
Bir bakarsın hak tecelli eder, mevsim nevbahar olur
Gül açar, bülbül öter her yer lalezar olur
Doğar bir anda şafak, gelir eyyamullah
Sadece Musa’sı ol, vur asanı denize
Hepsinin toprağı bol, yarılacak deryalar, çıkacaksın temize
İbretle bekle, Allah seninle beraber
Devrilme dostum!
El-pençe kıyam dur, eyleme nisyan
Zira, “Yâr’la bir olmayınca, yerle bir olur,” devrilir insan
Yüce divanda iki büklüm durmayınca ah u zar
Kıyamda bulmayınca kıvam, görür zarar üstüne zarar
Yola devam, yorulmak, durmak, dönmek yok dostum
Zira kulluk ahdin var, dönüşün ancak O’nadır, son nefese kadar
Usandın mı candan dostum?
Kapan secdeye, yüzün yerde
Özün, gözün, ruhun ötelerde
Bak büyük gün doğmakta perde perde
Ne fark eder az veya çok ileride?
Kararsın kararabildiği kadar geceler, ne çıkar?
Sahibi Allah değil mi?
Yoksa sabah yakın değil mi?
Allah de dayan, Allah seninle beraber