Bir aşk sal içe, gönül bend olsun o kemende!..
Esîr-i aşkın olsun ilelebet bu bende!..
Virdiyle, evrâdıyla hep Seni anıp dursun;
Duygularında, düşüncelerinde, gönlünde.
Râm olsun Zât’ına bu dil düşse de belaya!..
Veda edip bütünüyle cismanî safâya;
“Kefâ billah”deyip yönelsin yalnızca Sana!..
Talip olmasın artık ednâya ve a’lâya!..
Gürlesin ruh ve desin: Ben hep Sana inandım,
Ve marifetine kanabildiğimce kandım,
Seni bilmek her şeymiş, gerisi aldatmaca,
Oyalanmışım meğer ben, onlardan usandım…
Gayri gözler hep Sana baksın, baksın kanmasın,
O temaşa-yı ruhânîden hiç usanmasın;
Cennet bağı-bahçesi dahi araya girse,
Gönül asla onların füsununa kanmasın…
Her an gönül gözlerine teveccühler gülsün,
Ağyâr hazâfiri bir bir yıkılıp dökülsün;
Senin sevgin yalnız içimde tüllenip dursun,
Teveccühünle Sen gönlümde bir gonca gülsün…
***