Mazlum bebeklerin ablası, hicret kahramanı Zeynep’e…
Arkada eşkıya, bin hain pusu
Önde meçhul, bulanık bir soğuk su
Hikmetin adresi ciltler dolusu:
“Yürüyelim baba, hicrete çıktık.”
Yakarken her adım kalpleri köz köz
Pınarlar kaynıyor ikbalde göz göz
Tarihe, “Dur, beni dinle!” diyen söz
“Yürüyelim baba, hicrete çıktık.”
Babanın sırtında kaç kilometre
Öyle yük yakışır er oğlu ere
“Dönmeyelim, niyet ettik bir kere”
“Yürüyelim baba, hicrete çıktık.”
Hazret-i Zeynep’in hicreti malum
Çok zayiat verdi bu garip toplum
Yürü ablam senin açıktır yolun
“Yürüyelim baba, hicrete çıktık.”
Dayanırken kendi mezar taşıma
Boşa mı gelmişim ben bu yaşıma
O ayaklar taç olaydı başıma
“Yürüyelim baba, hicrete çıktık.”
Sahabeye yoldaş öyle bir hicret
Rabbim şekil değil manayı lütfet
O masumlar rahmetine emanet
“Yürüyelim baba, hicrete çıktık.”