Kül kül tutunur dağlara o beyaz renk
Akşam ayazla çökünce üstüne gölge
Sen gibi büyürken içimde ahenk
Bir yeni düş geceme
Bir eski gölge düşer peşime
İnsan bu tıpkı gün gibi değişir her an
Kimi tan kadar aydınlık ve umut dolu
Kimi seher kadar serin ve diri
Kimi güz şarkılarına karışır gider
Takvim uz almaz bu kentte
Akşam olunca başlar sancılar
Siyah gölgeler üstüne söylenir türküler
Kanadı kırık bir kuş gibiyim bu diyarda
İnceden eser rüzgâr, üşür heceler
Maziye ağıtlar yakar geceler
Dolaşsam bu şehri bir baştan başa
Selamı bile bana çok görür cüceler
Ben aynı şarkıyı söylüyorum bıkmadan
Kül kül yakılıp savrulsak da rüzgâra
Yağsa da üstümüze baharı unutturan kar
Bak ki mevsim değişmiş cemreler düşmüş toprağa
Bak ki söyleriz o şarkıyı gönülden
Bak ki bir başka şahlanmışız yeniden