Ümitler bütün bitse, her şey savrulup gitse,
Sarsmasın, sarsılmayız O’nu gösteren yönde;
Hiçbir dayanak kalmasa, sebepler de bitse,
Recâ biricik dinamik, koşarız en önde.
Bela sağnakları gelse olandan da beter,
Bu iman, bu ümit bize binlerce yıl yeter;
Her neş’enin sonunda yüz elem çarpsa bizi,
Duymayız Allah’ın izniyle, alınlarda ter…
Ahd ü peymânımız bu, her yerde Hak duyulsun,
İhtilaf u iftirak fikri sararıp solsun;
Yükselsin her yörede uhuvvet koroları,
Sevgiyle inleyen ruhlarda ma’kesler bulsun…
İster şu deli gönlüm bu yırtığı sarayım,
Bu hicranla hiç durmadan Hakk’a yalvarayım;
Şifa-bahş olmazsam da bu onulmaz dertlere,
Bu dert karşısında baştan ayağa yarayım.
Ey dil, sev O’nu, olsa da ruhunda yaralar,
Dillendirecek bunu en tatlı hatıralar;
Vefasızlığa çarpıp dursa da yapılanlar,
Götürür o emaneti başka vefadârlar.
Yap yapacağını, bırak ötesini Hakk’a,
Hıfz u emânında emîn Emîn-i Mutlak’a;
Vefayla karşılanır O’na ulaşan gayret
Binmişçesine miraç düldülü o Burak’a.
Bize bu çetin yolda aşk u iştiyak düşer,
Önümüzü kesse de her an bir şeytanî şer;
Hakk’ın tevfîkiyle aşarız hepsini birden,
Şaşkınlık yaşamaya girer füccâr ve şerer…
***