Her Şeyi Anlatacağım Anne!
Adım Nurefşan. Birkaç gün öncesine kadar henüz dokuz yaşlarında bir kız çocuğuydum. Yaşıtlarım, sokakta renkli, allı pullu bebeklerle oynarken, ben o küçücük yaşımda, suyun üstüne
Adım Nurefşan. Birkaç gün öncesine kadar henüz dokuz yaşlarında bir kız çocuğuydum. Yaşıtlarım, sokakta renkli, allı pullu bebeklerle oynarken, ben o küçücük yaşımda, suyun üstüne
Adı Nurefşan, iki kanat taktılar iki yanına; Meriç’in rengine boyadılar masum yüzünü. Mahrum bıraktılar küçücük yaşında anadan, babadan ve vatandan… Daha anlam veremeden dünyaya, ellerini
Gözlerinden yaşama sevinci çalınmış çocukların; Bakışları öksüz, Bakışları puslu ve yetim… Lal kesilmiş diller, sağır olmuş kulaklar ve âmâ gözler; Anlamaz ki o bakışlardan!
Memleketi bir bir geçiyordu kadınlar, yolda düşenleri hatırlayıp ayak izlerine basmıyor, aynı ağacın altında dinlenmiyor, aynı pınardan su içmiyorlardı; ki onlar gibi bu yolculuk bir
Mahzun kalpli bütün annelere ithaf olunur. Söz dinler mi yürekleri, yara almış anaların; Şehidine tanık olmuş yaslı hudut boylarında? Dalga dalga Meriçlerin, gürül gürül Tunaların…
Söz vermişti Hacı Yusuf Kemal Erimez, Fatih Kolejlerinde ne varsa aynısı Duşanbe’de de olacaktı diye dönemin Tacikistan Eğitim Bakanına. İç savaşın şartları ağırlaştırdığı 1994 yılında,
Her şeyin başladığı o günü çok iyi hatırlıyorum. Güneşin ilk ışıkları penceremden içeri girerken gece boyunca tekrarlanan bir ezgiyle gözlerimi açtım. Anlaşılan, uyumadan önce telefonumdaki
Ferdî ve sosyal hayatta, aşırılıktan uzak ve istikamet içinde olmak; huzurlu, güvenli ve dengeli bir hayat yaşayabilmemiz için çok mühimdir. Üstad Bediüzzaman’ın “hayat-ı şahsiye ve
Zulmü irtikâp eden memurların ve alkışlayan insanların, bu zulmü görmelerine engel olan perde, mazlumun iniltisini duymamak için kulaklarına akıttıkları kurşun, acıları hissetmemek için vicdanları taşlaştıran
Muhteşem bir sanat eserinin hususiyetlerinden birisi, her noktasının, bütün kısımlarla karşılıklı uyum içinde, birbirini gerektiren (telâzum) bir dayanışma sergilemesidir. Ekosistemin herhangi bir noktasını müdakkik bir
Bir mutlu son hayali kuruyorum. İnsana, tabiata ve kâinata dair. Sevdiklerimize, sevenlerimize ve ötekilere dair. Dünya, kabir ve ahiret hayatına dair. Hayal sahnemde perdeler, ihtişamlı