Ey sâki lütfet sun aşk şarabını,
Ansızın vakt-i merhûn elden gider;
Sil gönülden mâsivâ serabını!..
Silinir aşk-ı lika dilden gider
Vur iştiyak tamburunu her gece!..
İnlesin arz u sema o nağmeyle;
Dillendirsin ruh onu hece hece,
Semâa kalksın dil o velveleyle…
Olsun o Hak nuruna bir pervane,
Şakısın dil-dudak sevda yolunda;
Bulsun bulacağını bu divane,
“Sen, Sen!..” duyulsun sağında solunda.
Bitmesin acı hicranla hiçbir gün,
Duymasın Sensizliği asla gönül;
Olmasın bu günüm o karanlık dün,
Ey Ezelî Nur hep gözlerime gül!..
Seni tanımada yâr oldu felek,
Marifet-i tâmme gönül arzusu;
Müştaktır cemaline ins ü melek,
Lütfeyle bendene de o hususu!..
***