Doğum ve Kısırlık İçin Hurma

Kur’ân-ı Kerim ve İncil’de zikredilen bir meyve olan hurmadan, Eski Ahid’de doğurganlığın ve canlılığın sembolü olarak söz edilirken, Yeni Ahid’de Hz. İsa’nın (aleyhisselâm) Kudüs’e girerken hurma dallarının neşeyle tezahürat yaptığı şeklinde sembolik bir anlatım vardır. Kur’ân-ı Kerim’de nimetler sayılırken, “Hurma ağaçlarının meyvelerinden ve üzümlerden hem içecek hem de güzel bir rızık edinirsiniz. Elbette bunda aklını kullanan bir toplum için bir ibret vardır.” (Nahl, 16/67) gibi pek çok ayette hurmadan bahsedilmektedir.

Asıl dikkatimizi çeken şu ayet hurmanın hiç bilinmeyen bir özelliğini belirtmektedir: “Doğum sancısı onu bir hurma ağacına (dayanmaya) sevk etti. ‘Keşke, bundan önce ölseydim de unutulup gitseydim!’ dedi. Aşağısından (Ruh) ona şöyle seslendi: ‘Tasalanma! Rabbin senin alt yanında bir su arkı vücuda getirmiştir. Hurma dalını kendine doğru silkele ki üzerine taze, olgun hurma dökülsün. Ye, iç. Gözün aydın olsun! Eğer insanlardan birini görürsen de ki: ‘Ben, çok merhametli olan Allah’a oruç adadım; artık bugün hiçbir insanla konuşmayacağım.’” (Meryem, 19/23–26).

Allah’ın, Hz. Meryem’e “hurma yemesini” bildirmesinin pek çok hikmeti vardır. Hz. Meryem’in doğumunu kolaylaştırmak için sunulan nimetlerden biri olan hurmanın, özellikle hamile ve doğum yapan kadınlar için önemi ve faydaları üzerinde son yıllarda Müslüman araştırmacıların da çalışmalarıyla çok yeni bilgiler elde edilmiştir. Hamilelikte ortaya çıkan ihtiyaçların karşılanması bir tarafa, doğumun kolay olması ve Sezaryen gibi sıkıntılı cerrahî süreçlere maruz kalmamak için; doğumdan sonra da annenin ve bebeğin sağlığı açısından en lüzumlu ihtiyaçların karşılanması konusunda hurmanın eşsiz hikmetleri ortaya konuldukça, Kur’ân-ı Kerim’de bahsedilmesinin gayesi daha iyi anlaşılmaktadır.

Hurmanın İçinde “Yok” Yok!

Yaklaşık 8.000 yıl öncesinden bugüne kadar yetiştirildiği tahmin edilen hurmanın diğer bitkiler gibi, insanlık tarihi boyunca, farklı ırkları yaratılmış, ırklar arasında melezler geliştirilmiş ve bugün farklı şekil ve tatlara sahip 200’den fazla çeşide ulaşmıştır. Ancak gıda olarak ihtiva ettikleri bileşiklerin miktarları bakımından yetiştiği toprağa ve iklime bağlı olarak çok az farklılık gösterirler. Hurmanın çeşitlerine göre, az çok değişmekle beraber %21–22’si nem, %1,7–2,2’si kül, %1,8–2,3’ü protein, %0,4–0,6’sı yağ, %5,8–2,2’si lif, %71–74’ü ise karbonhidrattır. Çok çeşitli vitamin, mineral, yağ asidi, enzim, antosiyanin, fenolik bileşik, sterol, karotenoid, alkaloit, polifenol, tanen, P-kumarik asit, terpenoit, prosiyanidin ve flavonoid açısından zengin oluşu, serbest radikalleri temizleme ve ağır metalleri bağlama özelliği kazandırır, böylece oksidatif stres ve iltihaplanmayı önleyebilir. Süperoksit dismutaz ve glutatyon peroksidaz gibi antioksidan metaloenzimler vücuttaki birçok biyolojik fonksiyonda önemli rol oynamaktadırlar.[1]

Tanenler ve alkaloidler, parazit, bakteri, virüs ve mantar kaynaklı enfeksiyonları önlemede çok tesirli bileşiklerdir. Hurma önemli bir karbonhidrat, vitamin ve protein kaynağı olarak özel yağ asitleri ve amino asitleri de bulundurduğundan tam bir diyet gıdası olarak kabul edilir. Bir kilogram hurmanın yaklaşık 2850-3000 kalori değeri vardır.

Vitaminler

Yüz gram hurmada 35 mg A vitaminin öncü maddesi olarak depolanmış beta-karoten, görme gücünü ve vücut direncini artırır, kemik ve dişlerin güçlenmesini sağlar. Beta-karotenin hücrelere saldıran molekülleri kontrol altına alarak kanseri önleyici özelliği vardır. Bunun dışında 0,08–0,13 mg Tiamin (B1); 0,13–17 mg Riboflavin (B2); 0,14 mg Piridoksin (B6); 20 mg Folik asit (B9); 3–17,5 mg C vitamini; 0,2 mg E vitamini ve Niacin (B3) asit bulunur. Folik asit hamilelikte ihtiyacın iki katına çıktığı ve kadınların mutlaka alması gereken bir vitamin olup yeni kan hücresi ve yapı taşı olan amino asitlerin yapımında, hücrelerin yenilenmesinde önemli görevler üstlenen bir vitamindir. Folik asit seviyesi yetersiz olduğunda yapı olarak normalden büyük, ancak fonksiyonları zayıf olan alyuvar hücreleri meydana gelir ve kansızlık belirtileri ortaya çıkar. B1 vitamini ile sinir sisteminin sağlıklı olmasına, karbonhidratların enerjiye çevrilmesine, protein ve yağların kullanılmasına yardımcı olur. B2 vitamini de vücudun enerji sağlamasına ve hücrelerin yenilenmesi için protein, karbonhidrat ve yağların yakılmasına katkıda bulunur. Hurmanın stres ve gerginliği giderici tesirine de dikkat çeken bilim insanları, bunun B vitaminleri sebebiyle ortaya çıktığını düşünmektedirler. Ayrıca hurmanın besin değerinin yüksek olmasının bir sebebi, önemli miktarda (%6,4–%11,5) lif ihtiva etmesidir.

Hamilelikte meydana gelen, uzun süreli bulantı gibi çeşitli fizyolojik zorluklar sebebiyle potasyum eksikliği açığa çıkar. Hurmada bol miktarda bulunan potasyum bu açıdan büyük önem taşıdığı gibi, vücuttaki su dengesinin korunmasında da son derece tesirlidir.

Karbonhidrat ve Şeker

Hurma ihtiva ettiği %73 nispetindeki karbonhidratları ile vücuda enerji ve canlılık verir. Bunun büyük miktarı glikoz, früktoz, sindirimi kolay ve yararlı olan sükroz, ksiloz, mannoz ve laktoz gibi diğer karbonhidratlar olup toplamda 100 gramında 284 kalori bulunur. Doktorlar, hamile kadınlara doğum yaptıkları gün meyve şekeri bulunan yiyecekler verilmesi gerektiğini belirtmektedirler. Bunun gayesi, annenin zayıf düşen vücuduna enerji ve canlılık kazandırmak, aynı zamanda da yeni doğan bebeğe gerekli olan sütün oluşabilmesi için, süt hormonlarını harekete geçirmek ve anne sütünü çoğaltmaktır.

Doğum sırasında meydana gelen kan kaybı, vücut şekerinin düşmesine sebep olur. Hurma, vücuda tekrar şeker girişinin sağlanması açısından önemlidir ve tansiyon düşmesini de engeller. Kalori değerinin çok yüksek olması sebebiyle hastalıktan güçsüz düşmüş ya da yorgun olan kimseler için özellikle çok faydalıdır. Bu bilgiler, Allah’ın (celle celâluhu) Hz. Meryem’e, hem kendisine enerji ve canlılık verecek hem de bebeğin tek gıdası olan sütün meydana gelmesini sağlayacak hurma yemesini bildirmesindeki hikmetlerden birini ortaya koymaktadır.

Üreme ve Doğurganlığa Tesiri

Hz. Meryem’in Hz. İsa’yı (aleyhisselâm) doğururken taze hurmalardan yemesinin bir hikmetini, oksitosin maddesinin bu meyvede keşfedilmesinden sonra anlamış durumdayız. Modern tıpta doğumu kolaylaştırıcı bir ilaç olarak kullanılan bu maddenin, fizyolojik tesirlerinden önce, insan davranışlarındaki enteresan rolüne dikkat çekmek gerekir. Eşler arasındaki sadakatin, anne ile yavru arasındaki sevginin devamı ile oksitosin hormonunun salgılanması arasında münasebet vardır. Çocuğun başını okşamak veya deri teması ile okşamak bile bu hormonun salgılanmasına vesile olmaktadır. Bilhassa hamilelik boyunca hanımlara şefkat ve muhabbetle davranılarak bu hormon artırılabilir. Dolayısıyla doğumun kolay olması ve hamilelik sürecinin sağlıklı yürütülmesinde, oksitosin salgılanmasına vesile olduğu için, eşler arasındaki huzurun çok önemi vardır.

Oksitosin esasen beyinde salgılanan ve doğum sancılarını başlatan bir hormondur. Doğum öncesi vücudun bütün hazırlıkları bu hormon vesilesiyle başlatılır. Doğum sancılarının başlamasından kısa bir süre önce rahimdeki oksitosin alıcılarının sayısında bir artış olur ve bu hormon, rahim kaslarının doğum sırasındaki kasılmalarının başlatılmasında kilit rol oynar. Ana rahminin güçlü kasılmasını uyaran bu hormon, doğumun gerçekleşebilmesi için son derece önemlidir. Doğumdan hemen sonra rahim kan damarlarını daraltarak kanamayı durdurmaya yarayan kasların kasılmalarını tetikler. Plasentanın rahimden ayrılmasını kolaylaştırır. Bir çalışmada doğum sürecini kısalttığından bahsedilmektedir.[2]Oksitosin, annenin memelerindeki süt bezi hücrelerini çeviren kaslı epitel (myoepitel) hücrelerinin kasılarak sütün bez kanalına akışını başlatır. Çocuğun süt emmek için anneye temas etmesi, daha fazla oksitosin salınımını uyarır ve süt miktarı da artar. Diğer taraftan doğum korkusunun sebep olabileceği stresin tesirlerini azaltmak için kortizol seviyesini ve kan basıncını düşürür. Tansiyonun düşmesi kanamayı da azaltır. Ayrıca yara iyileşmesini hızlandırıcı bir tesire sahiptir ve kilo kaybına vesile olur.

Kısırlıkta Hurma

Erkek hurma ağaçlarından elde edilen polenler, kısırlığa karşı kullanılmaktadır. Hurma poleni kullananlarda, östrojen ve sterollerden izole edilen mikro elementler, erkek ve dişi doğurganlığını artırabilmektedir. Bir çalışmada hurma poleninin sperm hareketliliğini ve canlılığını, spermlerin baş kısımlarında bulunan akrozom reaksiyonunu geliştirdiği bildirilmiştir.[3] Diğer bir çalışmada[4] hurma erkek polenlerinin, hem kadın üreme organlarında ağırlık artışına hem de erkeklerde serum testosteron miktarında, testis ağırlığında, sperm sayısı ve kalitesinde artışa sebep olduğu gösterilmiştir. Hurma tohumlarıyla beslenen erkek sıçanlarda testosteron ve luteinizan hormonlarında önemli bir artış tespit edilmiştir.[5]Başka bir çalışmada, hurma tohumu yağı, erkek farelerde sperm sayısında, hareketlilikte ve canlılıkta önemli artışlara sebep olmuştur.[6] Hurma ile beslenen farelerde yapılan bir çalışmada da oksitosin hormonunun yükseldiği ve rahim kasları üzerinde olumlu tesir gösterdiği tespit edilmiştir.[7] Ayrıca bir çalışma, hurma poleni özütünün, sperm sayısını ve hareketliliğini, serumdaki luteinizan hormonunu, testosteronu ve estradiol seviyesini ciddi ölçüde yükselttiği görülmüştür. Neticede bu tesirlerin hurmadaki antioksidanlardan kaynaklandığı fikri öne çıkmaktadır.[8] Kontrollü ve geniş katılımlı yeni bir çalışmada, hurma tüketiminin rahim boynunda gevşemeyi kolaylaştırdığı, embriyoyu koruyucu zarların sağlamlığını artırdığı ve normal doğum oranlarında bariz bir artışa sebep olduğu gösterilmiştir.[9]

alkaloit: Bitkilerin bünyesindeki kimyevî unsurlar.

antosiyanin: Serbest radikalleri engelleyerek kansere yakalanma riskini azaltan bir madde.

beta-karoten: A vitamininin ön maddesi.

enzim: Kimyevî reaksiyonların hızını artıran biyomoleküller.

estradiol: Kadınların cinsî fonksiyonuna tesir eden hormon.

fenolikler: Aromatik bileşikler.

flavonoid: Çiçeklenme için en önemli bitki pigmentidir.

karotenoid: Bitkilerde, yosunlarda, bazı mantarlarda ve bakterilerde bulunan biyolojik pigment.

oksidatif stres: Serbest radikallerin hücrelerde hasara sebep olması.

P-kumarik asit: Antioksidan, antienflamatuvar, antimikrobiyal özelliği olan kimyevi bir madde.

polifenol: Antioksidan özelliği olan kimyevi bir madde.

prosiyanidin: Antioksidan özelliği olan kimyevi bir madde.

sterol: Hücre zarının akışkanlığını ve fonksiyonunu düzenler.

tanen: Damarları ve mukozayı büzücü etkisi olan bir madde.

terpenoit: Çoğu bitki ve çiçekteki esans yağlarının başlıca bileşkesi.

Dipnotlar

[1] El-Far, J.A.H. ve ark. (2016). Date Palm (Phoenix dactylifera): Protection and Remedy Food. Journal of Nutraceuticals and Food Science. 1(2):9.

[2] Jadidi, M.Y. ve ark. (2015). The Effect of Date Fruit Consumption on Spontaneous Labor. Journal of Research on Religion & Health. 1(3):4–10.

[3] Abdi, F. ve ark. (2017). Effects of date palm pollen on fertility: research proposal for a systematic review. BMC Research Notes. 10: 363.

[4] Tahvilzadeh M. ve ark. (2016). The role of date palm (Phoenix dactylifera L) pollen in fertility: a comprehensive review of current evidence. J. Evid-based Complementary Altern. Med. 21(4):320–324.

[5] Ali, B.H. ve ark. (1999). Reproductive hormonal status of rats treated with date pits. Food Chem. 66 (4):437–441.

[6] Ben, A.F. ve ark. (2009). Effects of date seed oil on testicular antioxidant enzymes and epididymal sperm characteristics in male mice. Andrologia. 41(4): 229–234.

[7] Agustina, E. ve ark. (2017). Effect of Extract Meat Dates (Phoenix dactylifera L.) to Oxytocin Levels in Pregnant Mice (Mus musculus L.). Humanistic Network for Science and Technology. Health Notions. 1(2).

[8] Mehraban F. ve ark. (2014). Effects of date palm pollen (Phoenix dactylifera L.) and Astragalus ovinus on sperm parameters and sex hormones in adult male rats. Iran J Reprod Med. 12(10):705–712.

[9] Nasıri, M. ve ark. (2019): Effects of consuming date fruits (Phoenix dactylifera Linn) on gestation, labor, and delivery: An updated systematic review and meta-analysis of clinical trials. Complementary Therapies in Medicine. 45:71–84.

Bu yazıyı paylaş