İstikâmet Yolcuları
İnsan; ruhlar âleminden anne rahmine, oradan da dünya hayatının mebdei olan bebekliğe ve çocukluğa, yaratılışın esrarı ve gayesini yeni yeni idrak etmeye başladığı gençliğe, fakr
İnsan; ruhlar âleminden anne rahmine, oradan da dünya hayatının mebdei olan bebekliğe ve çocukluğa, yaratılışın esrarı ve gayesini yeni yeni idrak etmeye başladığı gençliğe, fakr
Sevgili ve Saygıdeğer Dostum, Uzun zamandır iletişim kuramadık. Bahar çiğdemlerinin kar altında filizlerini gösterdiği, rengini alacağı yakamozları beklediği, bu ağır ve hatıra olarak anacağımız vaktin
Adım mı? Ben dahi unuttum onu. Soldan sağa Ayşe, Fatma, Zeynep, Melek… Bir de tutsak bebek! Sayım tamam; gardiyan kapatır kapıyı. Ağzımda son görüşten kalma
Gece gündüz aşkının müptelası bu köle Hasretinle tutuşur yanarım ey Sevgili Kapına geldim bırakma beni ıssız çöle İnayetinden boş çevirme şu garip eli Vuslat ateşi
Yalnızlığın gölgesinde seçtim Canan’a yolculuğu Ve adımladım çorak arazilerde yoksulluğu, kimsesizliği Tüm duygularımla Sana yöneldim Ve tek arzumdu erimek, yok olmak Zatının varlığında, hayatı duymak
Eğitimin dışında bir sevdamız olmadı Evimiz gönüllerdi, bir çatımız olmadı Öyle de geçti kurban, böyle de geçti hayat Şu dünyanın dehrine gözlerimiz kaymadı Naif bir