Korteksteki Alışkanlık
Bilim insanlarına göre, henüz birçok yönü ile keşfedilmeyi bekleyen beynimiz, birbiriyle irtibatlı dışta kabuk (korteks) ve içte beyaz maddeden müteşekkil, kompleks bir yapıdır. Dıştaki korteks
Bilim insanlarına göre, henüz birçok yönü ile keşfedilmeyi bekleyen beynimiz, birbiriyle irtibatlı dışta kabuk (korteks) ve içte beyaz maddeden müteşekkil, kompleks bir yapıdır. Dıştaki korteks
Hüsrev Altınbaşak, Zübeyir Gündüzalp, Mehmet Feyzi ve Bayram Yüksel ağabeyler gibi, Mustafa Sungur ağabeyimiz de seyyiddir yani evlad-ı Resuldendir. Kendisi 29 Eylül 1929 tarihinde, Safranbolu’nun
Yemeğe oturduğumuzda veya herhangi bir meyveyi yemeye başladığımızda, pek çoğumuz farkında olmadan, çok hızlı bir şekilde, sanki yangından mal kaçırır gibi önümüzdeki nimeti bitiriyoruz. Acaba
“Enstitüye gitmek için evimden çıktım. Baktım elden gazete satan bir çocuk bağırıyor: ‘Yazıyor! Yazıyor! 147 profesörün üniversiteden çıkarıldığını yazıyor!’ Gazeteyi aldım elime. Baktım benim de
Ey sâki lütfet sun aşk şarabını, Ansızın vakt-i merhûn elden gider; Sil gönülden mâsivâ serabını!.. Silinir aşk-ı lika dilden gider Vur iştiyak tamburunu her
Bir metnin yorumlanmasında ve metne dair mânâ inşasında, yazar mı, okur mu, yoksa metin mi öncelikle ele alınmalıdır? Bu soru, Batı yorumbilimini uzun bir süredir
Cenâb-ı Hak, insanoğlunu merd-i mana ve bilkuvve hakaika aşina olarak yaratmıştır. Hallac, derin bir iç ihtisasla “isneyniyet”i ifade mülahazasıyla “Ene’l-Hak” derken “ben” dediği için -karar
Sensiz geçiyor yıllar ey Sevgili nerdesin?!. Uzak kaldık biz Senden, Sense hep kalblerdesin; Bir gülsün, bir bülbülsün, hiç dinmeyen nağmen var, Yaşıyorsun her çağda ve
Yaklaşık 8 milyon 700 bin canlı türünün olduğu muhteşem bir dünyada yaşıyoruz. Bilim insanları her yıl ortalama 2500 yeni tür bulmakta ve bu sayının 10
Ekvatora kar yağdı dostlar Afrika hayretler içinde Gökten sağnak sağnak nur akar Hayretler Avrupa’da, Çin’de Amerika, Avustralya Karlar ülkesi koca Asya Kutuplar diyarı Alaska
Tabiatta, Sâni-i Zülcelâl’in öyle eserleri vardır ki birden ele vermez kendini. Bir sır gibi saklar sanki söyleyeceklerini. Her zaman görülene, duyulana benzemez. Bu zengin mânâ
İmam, her zaman farklı bir derinlikte devam ettirdiği âh u enînlerini şu zebercet beyanlarla da seslendirir: “Ey Rab, ömrünü isyan vadilerinde geçirdikten sonra, içten bir