Yeni Bir Hayat
Aylardan temmuz, sıcak bir yaz günü, yaşanılacak hadiselerden habersiz, mutlu bir şekilde tatilimizi geçirmek üzere babamın köyüne gitmiştik. Her şey çok güzeldi. Köye gelince valizlerimizi
Aylardan temmuz, sıcak bir yaz günü, yaşanılacak hadiselerden habersiz, mutlu bir şekilde tatilimizi geçirmek üzere babamın köyüne gitmiştik. Her şey çok güzeldi. Köye gelince valizlerimizi
“Bir Küsuf Daha Sona Ererken” umudu ve muştusu ile yola çıkan Çağlayanlaşmış Sızıntı ile, tam beş yıl sonra, Atina’da tanıştım. İlk defa elime aldığımda, kadim
Osmanlının yıkılmaya yüz tuttuğu bir dönemde doğuda Ruslar, her geçen gün güçlenmeye başlar. Bu süreç, Türk devletlerinin ve topluluklarının kısa süre içerisinde Rusların hâkimiyetine girmesiyle
“Bir avuç gönül eri, bir düzine meçhul kudsîlerdir garipler. Ah edip inleyen, sinesini yakıp sızlayan, gönül verdiği yüce hakikatlerden ötürü dövülüp kovulan, her gün yığın
Büyük bir metropolde yaşıyordu. Arada bir görüşüyorduk. Birlikte geçirdiğimiz zaman dilimleri berekete vesile oluyordu. Hayatın çemberinden geçmiş, ticaretin zirvelerinde dolaşan, felsefeyi seven, hikmetli sözlerden etkilenen
Hizmetin kara sevdalısı, ömrünü dua ile ilmek ilmek dokuyan, arkadaşlarının kaderine cemre gibi düşen Halil Şimşek Hoca, 1958’de, Çorum’un İskilip ilçesinde dünyaya gelir. Halil Hoca’nın
Aşiyan Parkı’na bitişik olan Yılanlı Yalı’yı bilenler bilir. Boğaz’ın en görkemli yalılarından biridir. Bebek Koyu’nda ihtişamı ve yıllara meydan okuyan heybeti ile öylece durur. Osmanlı