Sürgün Yılları
İmkânsız gibi görünen badireleri atlatıp gecenin karanlığında usulca bineğimize atladık. Ellerimizle sıkı sıkıya tuttuğumuz lastik botla yekvücut olurken, motorun cılız sesi de bir ninni gibiydi.
İmkânsız gibi görünen badireleri atlatıp gecenin karanlığında usulca bineğimize atladık. Ellerimizle sıkı sıkıya tuttuğumuz lastik botla yekvücut olurken, motorun cılız sesi de bir ninni gibiydi.
Bir günde dört mevsimin yaşanabildiği fedakârlar ülkesine nazar değdi. Herkesi tedirgin ve rahatsız eden, kurgulanmış, sinsi bir uğultu, âdeta insanların ruhlarını teslim aldı. Öyle bir
Hayata zindanda açtım gözlerimi bebeklikten. Kalbler taşa dönmüş her canlıya merhametsizlikten. Perdesizdir bize her şey, kâh ruhanî kâh cismanî. Vakit tamam olur, kurtulur masumlar hapislikten.
“Bismillah” diyerek başladın insanlık için büyük bir hayra. Dert edinip kim senin gibi her kulun imanını kayıra. Ah, yazdığı risalelerin talebesi olan Üstadımız! Nurların elmas
Tarihin farklı dönemlerinde, farklı coğrafyalarda gerçekleşen katliamlar birbirine benzer. M.S. 64 yılında, 18 Temmuz gecesi, Roma’da büyük bir yangın çıkar. Bir hafta süren bu yangında,