Aşkla Dirilme
Öldür beni benliğimle, dirilsin Şahlanan gönlüm yalnız Sen’i sevsin; Ruh dünyamda hep cemâlin tüllensin, Ağyâr alakası silinip gitsin… Gönlümü hep teveccühlerle kuşat!.. Ruh kapılarını
Öldür beni benliğimle, dirilsin Şahlanan gönlüm yalnız Sen’i sevsin; Ruh dünyamda hep cemâlin tüllensin, Ağyâr alakası silinip gitsin… Gönlümü hep teveccühlerle kuşat!.. Ruh kapılarını
Ne elem ne gam kalır kalb Seninle birleşince, Duygularda ney sesi duyulur inceden ince. *** Ses katar kalb telleri bu vuslata inleyerek, Şeb-i arûslar yaşanır,
Tasam, şikâyetim hep Sana ey Yâr!.. Bîzârım, bîzâr etti beni ağyâr; Dört bir yanda bir sürü kirli efkâr, Bu badirede mazlumlar hep zâr zâr…
Ey vefâlı Can, ey Canlara Cânân!.. Bir vîrâneyiz Sen gideli inan!.. Gel hasretlerimizi dindir ey Yâr!.. Çevremiz buz kitlesi gibi ağyar. Sensiz bu hayat
Her insan kuyuyu içinde taşır Ve sabır damıtır kor gecelerde Gam yükü olur da suskun yüreği Bir volkan misali ufka boşalır Kocaman bir dünya
Müjdeler olsun bizlere ki Sen varsın, Dîl-i pejmürdeye sebeb-i emânsın; Yolunda hep ölüp ölüp dirileyim, Sen benim ışığı kısılmaz şem’amsın… Gözlerin pür-nûr, bakışın ömür
Sarardı çiçekler ve güller soldu, Bülbülün ah u efganı kesildi; Her yanda hazan otağı kuruldu, Bir bir varidât-ı baharı sildi. Tipi-boran, yollar kapalı kardan,
Gece-gündüz aşkın ile olayım hep giryan, Bülbül gibi Sen’i şakıyayım her dem hayran; Dilim o dil-i nâdânıma olsun tercüman, Vird-i zeban eylesin Seni ey Canlara
Dolunay mı, güneş mi, yoksa Sen miydin o gece gelen? Pencerem mi, odam mı, yoksa gönlüm müydü aydınlanan? Bedenim mi, ruhum mu yoksa bütün varlığım