Geleceği Yaşayabilmek
Çam Ağacı Tıp talebesi iken, psikiyatri dersinde hocamız, psikosomatik hastalıkların, yani ruh ve bedeni ayrı ayrı veya birlikte etkileyen hastalıkların meydana geliş sebeplerini anlatıyordu. Bu
Çam Ağacı Tıp talebesi iken, psikiyatri dersinde hocamız, psikosomatik hastalıkların, yani ruh ve bedeni ayrı ayrı veya birlikte etkileyen hastalıkların meydana geliş sebeplerini anlatıyordu. Bu
1901 yılından beri İsveçli kimyager Alfred Nobel’in vasiyeti olarak dağıtılan Nobel ödülleri; fizik, kimya, tıp, ekonomi, edebiyat ve barış kategorilerinde, o yıl yapılan ve alanında
Büyük Selçuklu Devleti Sultanı Alparslan liderliğinde 1071 yılından itibaren Anadolu’ya yerleşmeye başlayan atalarımız, 1081’e kadar Ege ve Marmara kıyılarına ulaştılar. Geniş bozkırlarla kaplı Orta Asya’dan
Osmanlı Devleti, daha önce yaşamış olan Türk-İslam devletlerinin devamı mahiyetinde olduğu için pek çok açıdan benzer kurumları tevarüs etmiştir. Bu kurumlara hiç şüphesiz ilim kurumları
Amerika’dayım; kızımın yanında… Sımsıcak bir iklim. Havalar değil sıcak olan. Kızım ve damadım. Hele İhsan ve Orhan… “Dede dede” diye atıldılar üzerime. Onları sardım yüreğimle.
Bir odada tek başına oturuyordu. Etrafını çevreleyen dört duvar, bir pencere ve dışarıdan gelen ışığı engellemek için çekilmiş perde. İlk dikkatini çeken odadaki iki ranza,
Türkler, tarih boyunca dünyanın farklı coğrafyalarına göç etmişler, yeni diyarların insanlarıyla kaynaşmışlardır. Onların bu anlamda en uzun kaldıkları coğrafyalardan biri de Mısır’dır. Bilindiği kadarıyla onların
Yazının başlığını görünce bazıları hemen, “Atatürk’le bir alıp veremediğiniz mi var” düşüncesine kapılabilir. Atatürk’le herhangi bir problemimiz yok da daha önceki atalarımızla ciddi problemlerim oluşmaya
İlhan Bey, edebiyat öğretmeniydi. Her hafta bir başarı hikâyesi okurdu talebelerine. Bir şeyler öğrenmelerini sağlayacak ne okuyabilirim haftaya diye düşündü. Mustafa Güzelgöz’ün hikâyesi geldi aklına.
Kırk senedir demirini dövdüğü ateşin başındaydı. Sağ arka omzundan fırlayan kamburu, onun, sanki demir dövmek için yaratılmış garip bir âdem olduğu hissini veriyordu. Çekiç sağ
Sultan II. Mahmud Han’ın kızı Adile Sultan, 1826’da Topkapı Sarayı’nın Harem Dairesi’nde dünyaya gelmiş ve onun doğumu, beyaz kâğıtlara fermanlar yazdırılmak suretiyle halkın yedi gün